23 Şubat 2011 Çarşamba

SERGIO RAMOS- 3 PUANI KAÇIRDIK


Lyon'la berabere kaldıktan sonra twitterdan döktürmüş Ramos
"Muy contento por la victoria de hoy..3puntos mas y ahora a pensar en la champions.También feliz por mi debut como capitán en partido oficial"
Yani diyor ki "Kazanmaya çok yaklaştık. 3 puanı kaçırdık vs..."
3 puan ? Şampiyonlar Ligi 2.turunda ? Barça'yı kupa da yenerseniz 6 puan gelecekmiş. Yersen:)


20 Şubat 2011 Pazar

KELLE AVCISI SCHUSTER


Öğlen saatlerinde Bobo ve Sivok'un ilk 18'de olmayışını duyduğumda tek düşündüğüm, Schuster'in bu maçta öne geçmeyi beklemiyor olduğuydu. Düşünün sizin lig için hedefiniz yok,rakip şampiyonluğa gidiyor. Baskı yapacak, ablukaya alacak bu bariz. Takımdaki tek kontratak silahını tribüne gönderiyorsun. Kanatlarındaki oyuncular, tek forvetinin iki katı hızlı dribling yapıyor. Bu adam bir kontra atakta kanattan gelecek ortayı nasıl tamamlayacak? Kaldı ki Türkiye standartlarında Almeida tek forvet oynayabilir mi ? Kime indirecek topları, daha da yavaş mesafe kateden Guti'ye mi? Almeida bugün tek kelimeyle Kasımpaşa'nın Ersen Martin'iydi.  Kaçırdığı gol, ofsayt olmayan ama kesilen pozisyondaki kaçıracağı gol, formsuz Bobo'yu bile arattı. Artık Almeida kazanı da kaynamaya başladı. Almeida'ya kızmamak lazım, bitirici golcü olmadığını biliyorduk zaten. Kızılması gereken isim ise Kelle Avcısı Schuster...

Beşiktaş'ın atak setleri nedir? Quaresma'nın kanattan zorlayıp geçebilirse bakmadan yaptığı ortaları tamamlama çabası mıdır? Schuster'in oyun planında bu olduğunu düşünmüyorum ve bence çok özverili oynamasına rağmen Beşiktaş, Quaresma'nın kucağına düşmüş durumdadır. Ekrem'i o kadar yalnız bıraktı ki bu maçta adam 15 dakikada atılacaktı. Hangi beki 2 ye 1 bırakırsan kötü gözükür Ramos'u,Alves'i bile. Ekrem'in golü de Quaresma'ya ders olacak nitelikte. Çekti vurdu şanslıydı.

İlk 30 dakika Fenerbahçe etkiliydi. Duran top klasiği. Önceki yazımda bu haftaki 5. gol Lugano atar demiştik, kısmet Necip-Selçuk anonimine nasipmiş. Dia'nın şutu girse Schuster topun ağzına gelmişti şimdiye kadar. Fenerbahçe'nin kontra atak özürlülüğü maçın heyecanını uzattı belli bir süreye  kadar.

Ekrem'in golü, ikinci yarı Toraman'ın golü Beşiktaş ilk defa organize olmayan bir topla öne geçmesini sağladı. 30-60 arası maç tamamen Beşiktaş'a dönmüş, Almeida-Quaresma pozisyonları harcıyordu. Orta sahayı yavaş geçen formsuz Ernst-Fernandes değişikliği beklerken, Ferrari-Lugano dövüşünden haklı bir kırmızı kart çıkıyordu. Maç sonu Schuster'in "Lugano'nun olduğu her yerde provakasyon vardır." söylemine de hak veriyorum. Bu adam resmen Chucky gibi. Ekrem gibi Gökhan Gönül'de kırmızıdan yırttı bu hafta.

Necip'in stopere geçmesiyle Fenerbahçe dalga dalga gelmeye başladı. Sarı kart alan Necip Aureilo ile değiştikten sonra orta saha baskısı hiç kalmadı. Alex'in kafa golünde de stoper özelliğinden yoksun olduğunu gördük malesef Aurelio'nun.


Bu maç sonunda ceza Ferrari'ye kesilecek. Muhtemelen ceza alır ve ayrılır. Schuster de maç sonunda bunu işaret etti. Beşiktaş bir haftada 3. futbolcusunu harcayacak (Üzülmez, Erhan Güven, Ferrari). Schuster de bu derin kadroyu eritene kadar durmayacak...